Bağırsaklarımızın durumu sağlığımızı sanılandan fazla etkiliyor. Araştırmacılar obezite de dahil olmak üzere neredeyse her hastalığı bağırsak sağlığı ile ilişkilendiriyorlar. Baş ağrısı, migren, alerjiler, kilo alma, cilt sağlığı, hormon dengesizliği, yorgunluk ve otoimmün rahatsızlıkların hepsi bir şekilde bağırsaklarımızla, daha doğrusu bağırsaklarımızda yaşayan trilyonlarca bakteriyle, bağlantılıdır.
Bu bakterilerin sayısı insan vücudundaki hücrelerden fazladır. 70 kilo ağırlığında birinin vücudunda 40 trilyon bakteri ve 30 trilyon hücre bulunur. Bu bakterilerin büyük çoğunluğu kalın bağırsakta yaşar.
Maalesef bazı gıdalar ve kimyasal maddeler tüketildiğinde bağırsaklarımızdaki bakteri dengesini bozabilir. Bu dengeyi korumak sağlık açısından çok önemlidir. Eğer dikkat etmezsek bu durum sindirim sorunları ile başlayarak bir dizi başka probleme yol açabilir. Beden gıdalardaki mineralleri alamaz, hormonlar dengesizleşir, atıklar düzgün şekilde atılamadığından beden cansızlaşır ve bağışıklık sistemi güçten düşer.
İsterseniz bağırsakta bulunan bakterilerin sağlığı nasıl etkilediğine yakından bakalım.
1. Kiloyu dengeler
Bağırsaktaki bakteriler kilomuzu doğrudan etkiler. Bağırsak sağlığı besin madelerinin emilimi ve hormon üretimi açısından önemlidir. Ayrıca sağlıklı bir bağırsak sistemi doygun hissettirir ve kan şekerini dengeler.
Sadece bağırsak sağlığına dikkat ederek bedeninizi ona en uygun kiloya getirebilirsiniz.
2. İltihap giderir
Sağlıklı bağırsak bakterileri ile bedeninizde kısa zincirli yağ asitleri oluşur. Bu asitler geçici bağırsak iltihabını giderir ve bağırsak bariyerini güçlendirir. Bunun yanı sıra kısa zincirli yağ asitleri bedenin enerjisini arttırır. Eğer vücudunuzda güçsüzlük hissediyorsanız ve bunun nedeni bağırsak bakterilerinin dengesizliği ise prebiyotik lifli gıdalar yemek işe yarayacaktır.
3. Bağışıklık sistemini güçlendirir
Sağlıklı bağırsaklar bağışıklık sisteminin iyi çalışmasını sağlar. Bakteriler bağışıklık sistemine ne yapması gerektiğini anlatan mikroskobik öğretmenlerdir. Doğmadan önce bağışıklık sistemimiz henüz tam gelişmemişken annemizin vücudundaki antikorlardan faydalanırız. Annenin koruması ortadan kalktığında bağışıklık sistemimizin bizi nasıl korunması gerektiğini öğrenmesi gerekir.
Hayatımız boyunca gıdalar ve solunum yolu ile bedenimize pek çok farklı şey alırız. Polenler, gıda katkıları ve zararsız mikroorganizmalar bunlardan bazılarıdır. Neyse ki bağışıklık sistemimiz bunlara maruz kaldığı her durumda bir iltihaplanma tepkisi vermez. İyi eğitilmiş bir bağışıklık sistemi reaksiyon ve tolerans arasındaki dengeyi korur. Erken yaşlarda oluşmuş, geniş bir çeşitliliğe sahip bağırsak bakterileri bağışıklık sistemine her temas edilen maddenin zararlı olmadığını öğrettiği için sağlıklı yaşayabiliriz.
4. Besin emilimini düzenler
Beslenme söz konusu olduğunda, sadece besleyici değeri yüksek gıdalar yiyerek sağlıklı kalabileceğimizi düşünürüz. Halbuki yediğimiz gıdalardaki besin maddelerini alamıyorsak sağlıklı beslenmek işe yaramayacaktır.
Probiyotik adı verilen sağlıklı bakteriler yediklerimizi küçük parçalara bölerek besin maddelerinin emilimini sağlar. Probiyotikler ayrıca sindirimi güçlendiren enzimler üreterek faydalı olur.
5. Hormonları dengeler
Hormonal denge düşünüldüğünde bağırsaklardaki bakteriler akla en son gelen faktörlerden biridir. Halbuki kan şekerini dengeleyen, bağışıklık sistemini destekleyen ve kilomuzu sağlıklı sınırda tutan probiyotikler hormonal dengeyi de ciddi oranda etkiler. Açıkçası hormonal dengenin bozulmasıyla ortaya çıkan her 10 rahatsızlığın 9’u bağırsak sağlığı ile alakalıdır.
Örneğin iştahı etkileyen leptin ve girelin hormonlarının dengesi bozulduğunda kilo sorunları ortaya çıkar. Aynı şekilde %80’i bağırsaklarda üretilen seratonin hormonu kötü etki aldığında kişide depresyon görülebilir.
Faydalı bakterilere yardımcı olmak için alabileceğimiz pek çok önlem bulunmaktadır.
Yoğurt ve kefir gibi fermente gıdalar yemek, lifli gıdalar tüketmek, stresten uzak durmak, yeterli uyumak, gıdaları yavaş yemek ve susuz kalmamak bağırsak sağlığını koruyan önlemlerdir.