Hasta olmadığınız halde sürekli olarak baş ve kas ağrısı, yorgunluk gibi problemlerle karşılaşıyor musunuz?
Kronik yorgunluk sendromu tıbbi ismiyle miyaljik ensefalomiyelit (ME), maalesef ki çağımızın en yaygın rahatsızlıklarından biridir.
Fiziksel, zihinsel ve duygusal belirtilere sahip olan kronik yorgunluk sendromunu tek bir tıbbi durumla açıklamak zordur.
Bazı belirtilere dayalı olarak teşhis edilen ve vücuttaki birçok sistemi ilgilendiren bir rahatsızlıktır.
Eğer 6 aydan fazla süredir devam eden bir yorgunluğunuz varsa ve bu durum dinlenmek ile düzelmiyorsa, bu rahatsızlığa sahip olabilirsiniz.
Araştırmalara göre bu rahatsızlık, 30-50 yaş arası kadınlarda daha çok görülür.
Bu rahatsızlığın şiddetlenmesi günlük hayatınızı ve iş performansınızı olumsuz yönde etkileyebilir.
Dilerseniz kronik yorgunluk sendromu ile ilgili detaylara hep birlikte göz atalım…
NEDENLERİ:
1. Stres
Stres, kronik yorgunluk sendromuna temel hazırlayan en önemli faktördür.
Eğer yoğun iş temponuz varsa veya günlük hayatınızda baskı altında hissediyorsanız ve kendinize yeteri kadar zaman ayıramıyorsanız, psikolojik sorunlarınız oluşabilir.
Psikolojik sorunlar ile birlikte fiziksel sağlığınız da olumsuz etkilenir ve böylece kronik yorgunluk sendromu yaşayabilirsiniz.
Vücudumuzun stres ile mücadelesi, hücre metabolizmasında değişikliklere yol açar.
Sağlıklı kişilerde hücreler, günlük ihtiyacı olan enerjiyi gıdadan ve oksijenden alır.
Bu enerji dönüşümü hücrenin enerji santralleri olarak adlandırılan mitokondride gerçekleşir.
Fakat kronik yorgunluk sendromuna sahipseniz mitokondrileriniz gerekli olan enerjiyi üretemezler.
Böylece vücudunuz hem fiziksel hem de zihinsel olarak normal dengenizin dışına çıkar.
2. Uyku bozuklukları
Uyku düzeninin olmaması ve kalitesiz uyku, kronik yorgunluk sendromunu tetikleyen faktörlerden biridir.
Geceleri aydınlık ortamda uyuma, uyku esnasında sürekli olarak uyanma gibi durumlar uyku kalitenizin düşmesine neden olur.
Ayrıca uyku apnesi de kronik yorgunluk sendromunun oluşmasına zemin hazırlayabilir.
Uyku apnesi, uyku esnasında solunumun durması olarak bilinir.
Gün içerisinde uyumamanızı ve sağlıklı bir gece uykusu düzeni oluşturmanızı tavsiye ederiz.
3. Viral enfeksiyonlar
Virüs nedeniyle oluşan hastalıklar, kronik yorgunluk sendromunu harekete geçirebilir.
Sonuçlar kesinlik kazanmasa da bu konuda çalışmalar hala devam etmektedir.
Araştırmalara göre, Epstein-Barr virüsü yani öpücük hastalığı, Human herpesvirüs 6 ve mürin lösemi virüsü gibi viral enfeksiyonlar, kronik yorgunluk sendromu ile ilişkilidir.
4. Hormonal dengesizlikler
Kronik yorgunluk sendromu yaşayan insanlara yapılan test sonuçları, hormonal dengesizliklerin bu rahatsızlığı etkileyebileceğini göstermiştir.
Bunlar; böbrek üstü bezi problemleri, hipotalamus, hipofiz bezleri veya adrenal bezlerde üretilen hormonların anormal kan düzeyleri olarak sayılabilir.
Ayrıca hipotiroidi, insülin direnci, menopoz ve andropoz gibi hormonal değişiklikler de kronik yorgunluk sendromuna zemin hazırlayabilir.
Bu nedenlerin yanı sıra;
-
Vitamin ve mineral eksiklikleri
-
Diyabet
-
Kansızlık
-
Karaciğer ve böbrek hastalıkları
-
Depresyon ve travma
-
Zayıf bağışıklık sistemi
-
Kalp damar hastalıkları
-
Romatizmal hastalıklar
-
Sağlıksız ve dengesiz beslenme
-
Az su içmek, aşırı çay ve kahve tüketimi
-
Hareketsiz kalmak
gibi durumlar da kronik yorgunluk sendromuna sebep olabilir.
BELİRTİLERİ:
-
Tekrarlayan fiziksel ve zihinsel yorgunluk
-
Unutkanlık ve bilişsel performansta zayıflık
-
Eklem, kas ve baş ağrıları
-
Koltuk altındaki veya boyundaki lenf bezlerinin şişmesi
-
Bitkinlik, huzursuzluk, zihin bulanıklığı
-
Sese ve ışığa aşırı duyarlılık
-
Sürekli uyuma isteği ve sabahları uyanmada zorlanmak
-
Bağırsak problemleri
-
Mide bulantısı
-
Bağışıklık sisteminin güçsüzleşmesi
-
Ruh halinde ani değişimler
NASIL TEDAVİ EDİLİR?
1. Egzersiz yapabilirsiniz.
Hareket etmek hem beden hem de zihin sağlığımız için çok önemlidir.
Hoşlandığınız aktiviteleri veya hobileri belirleyerek düzenli bir egzersiz planı hazırlayabilirsiniz.
Kas gevşetici egzersizler, esneme hareketleri, yürüyüş ve yüzme gibi aktiviteler etkili olabilir.
Dinlenmeye ayırdığınız zamanı azaltıp, enerji veren egzersizleri arttırabilirsiniz.
2. Meditasyon yapmayı deneyebilirsiniz.
Ruh halimiz, kronik yorgunluk sendromunu tetikleyen en önemli faktörler arasındadır.
Farklı meditasyon teknikleri ve derin nefes egzersizleri gibi çalışmaları deneyebilirsiniz.
Böylelikle hissettiğiniz kaygı ve stres gibi duyguları azaltabilirsiniz.
Meditasyon; stres kaynaklarınızı tanımak ve onları yönetebilmek konusunda da işe yarayacaktır.
3. Sağlıklı ve dengeli beslenebilirsiniz.
Gün içerisinde ne yediğimiz, her rahatsızlıkta olduğu gibi kronik yorgunluk sendromunda da önemli bir faktördür.
Bol vitaminli ve mineralli bir beslenme düzeni, bu rahatsızlığın getirdiği şikayetleri azaltabilir.
Özellikle B grubu vitaminleri, D vitamini, E vitamini, C vitamini, koenzim q10, potasyum ve magnezyum içeren besinleri yemeye özen gösterebilirsiniz.
Muz, nar, brokoli, domates, kuşburnu, lahana, yoğurt, soğan, sarımsak, ceviz, badem ve fındık yiyebilirsiniz.
4. Akupunktur tedavisini deneyebilirsiniz.
Alternatif şifa yöntemleri, kronik yorgunluk sendromunun getirdiği ağrı ve olumsuz ruh hali şikayetlerini azaltabilir.
Geleneksel Çin Tıbbı’na göre; vücutta dengenin bozulması, sıvı birikimi ve enerji yani qi’nin tıkanması gibi durumlar, kronik yorgunluk sendromuna neden olur.
Bir uzmandan yardım alarak uygun bir akupunktur tedavisi deneyebilirsiniz.
Kronik yorgunluk sendromunuzun süresine ve sıklığına bağlı olarak, tedavinin olumlu sonuçlarını en kısa sürede görebilirsiniz.